Akciğer hastalıklarında tanı ve tedaviye yönelik birçok cerrahi veya cerrahi dışı işlem tanımlanmış ve kullanılmıştır. Bunlardan özellikle bir tanesi günümüzde sadece göğüs cerrahları tarafından uygulanmakta ve geliştirilmekte olan mediastinoskopidir. Uzmanlık eğitimi sırasında daha zorlu operasyonları yapan cerrahlar, uzmanlık sonrası çalışmaya başladıkları hastanelerde her türlü alt yapıyı bulamamaktadırlar. Bunun sonucu olarak bazı cerrahi işlemleri uygulamaktan kaçınıp, belli merkezlere yönlendirmektedirler. Bu merkezler ise zaten mevcut olan iş yüklerinin üzerine bu meslektaşları sayesinde yenilerini eklemektedirler. Oysa mortalitesi %0 ile % 0.15 arasında bildirilen, gerek özgüllüğü gerekse tanıya ulaşma oranları %90’ların üzerinde olan mediastinoskopi, bir Göğüs Cerrahı tarafından rahatlıkla uygulanabilecek bir cerrahi işlemdir.
Standart servikal mediastinoskopi 1959’da Carlens tarafından tarif edildiğinden beri bazı değişikliklere uğramış, yetersiz kaldığı 5 no’lu subaortik ve 6 no’lu paraaortik lenf bezleri için 1987’de Ginsberg’in tanımladığı “extended” mediastinoskopi ile bir adım ileri gitmiştir. Bu arada teknolojinin de gelişmesiyle “videomediastinoskop” şeklinde, monitörde büyütülmüş görüntü ve daha geniş kitlelerin eğitimine olanak vererek, kullanılmaya başlanmıştır. Ancak cihazın standart mediastinoskopa göre daha büyük olması ve üç-boyutlu görüntü eksikliği, özellikle remediastinoskopi gibi daha sıkıntılı işlemlerde bazı soru işaretlerini de beraberinde getirmiştir.
Özellikle evreleme amaçlı yapıldığında gereksiz torakotominin önüne geçmesi, belki de mediastinoskopinin hem hastaya hem hastane maliyetine en büyük katkısıdır. Ancak evreleme için de gerekli olan özellikle bazı görüntüleme işlemleri, cerrahın her zaman elinin altında bulunmamaktadır. Hasta çoğu zaman bu tetkikleri yaptırmak için bulunduğu il veya ilçenin dışına çıkmak zorunda kalmakta, bu da hastaya ek maliyetler yüklemektedir. Fakat buradaki asıl sorun hasta ve hasta yakınının bu gel-gitler ve harcamalar nedeniyle takipten vazgeçmesi, bunun sonucu ise düşük evrede yakalanacak bir kanser hastasının kaybedilmesidir.
Akciğer kanseri evreleme ve sonucuna göre tedavi modelini belirleyip sürdürmek, bu konuda alt yapısı tamamlanmış merkezlerde mümkün olmaktadır. Benign lezyonların ve N2 hastalığın saptanması en azından bu merkezlerin iş yükünü azaltıp, hastalar ve hekimlerin gerek zaman gerekse ekonomik kayıplarının önüne geçecektir. Ayrıca başka bir cerrahi branş tarafından yapılamayan, mortalite ve morbiditesi yok denecek kadar düşüktür.
Kaynaklar
Porte H, Roulmilhac D, Eraldi L, et al. The role of mediastinoscopy in the diagnosis of mediastinal lymphadenopathy. Eur J Cardiothorac Surg 1998;13:196-9.
Inoue M, Nakagawa K, Fujiwara K, Fukuhara K, Yasumitsu T. Results of preoperative mediastinoscopy for small cell lung cancer. Ann Thorac Surg 2000;70:1620-3.
Luke WP, Pearson FG, Todd TR, Patterson GA, Cooper JD. Prospective evaluation of mediastinoscopy for assessment of carcinoma of the lung. J Thorac Cardiovasc Surg 1986;91:53-6.
Carlens E. Mediastinoscopy. A method for inspection and tissue biopsy in the superior mediastinum. Dis Chest 1959;36:343-52.
Ginsberg RJ, Rice TW, Goldberg M, Waters PF, Schmocker BJ. Extended cervical mediastinoscopy a single staging procedure for bronchogenic carcinoma of the left upper lobe. J Thorac Cardiovasc Surg 1987;94:673-8.
Van Schil PE, De Waele M. A second mediastinoscopy: how to decide and how to do it? Eur J Cardiothorac Surg 2008;33:703-6.